- yol kesme
- n. hold up* * *waylaid (adj.)
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
KAT' — Kesme, ayırma. * Geçme. Yol almak. Yüzerek geçmek. * Delil ve bürhan ile ilzam etmek. * Edb: Sözün te sirini arttırmak ve dinleyenin anlayışına bırakmak için söz bitmeden kesivermek. İmtihan geliyor. Çalışın, yoksa... Görmüyor gittiği yanlış yolu … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kesici — is. 1) Kesme işini yapan kimse Yol kesici. 2) Kasaplık hayvanları kesen kimse 3) Kesme işinde kullanılan araç Birleşik Sözler kesici diş kesici kılıç ağrı kesici nefes kesici soluk kesici … Çağatay Osmanlı Sözlük
List of ethnic, regional, and folk dances sorted by origin — This is a list of ethnic, folk, traditional, regional, or otherwise traditionally assiciated with a particular ethnicity, dances , grouped by ethnicity, country or region. These dances should also be listed on the general, noncategorized index… … Wikipedia
adrenalin — is., Fr. adrénaline Hekimlikte damarları daraltma, bronşları açma, kanamaları kesme vb. amaçlarla kullanılan, kan şekerinin yükselmesine yol açan böbrek üstü bezlerinin salgısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
işaret — is., Ar. işāret 1) Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im Noktalama işaretleri. 2) Belirti, gösterge, alamet 3) El, yüz hareketleriyle gösterme Artık işaretleri bırakmış, konuşuyor, bir taraftan da saçlarını düzeltiyor. R. H. Karay Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kestirmek — i 1) Kesme işini yaptırmak 2) Akıl yolu ile gerçeğe yakın bir yargıya varmak, tahmin etmek Ben bu kadar şeyi kestiremez miyim? M. Ş. Esendal 3) Kesilmesini sağlamak, kesilmesine yol açmak Bebeğin sütünü limon sıkarak kestirdi. 4) Karar vermek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
TESBİL — (Sebil. den) Bir şeyi Allah rızası için vakfetme, Allah yoluna bağlama. * Yolcu etme, yola çıkarma. * Yol gösterme. * Kesme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük